İçeriğe atla

Bitlis Emirliği

Kontrol Edilmiş
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bitlis Hanlığı, Rojkan Beyliği
Rojkan
Bitlis Emirliği
1180-1849
1835'te Kürt beylikleri
1835'te Kürt beylikleri
BaşkentBitlis
Yaygın dil(ler)Kürtçe
Emir 
• 1422
Emir Şemseddin
• 1578 - 1603
Şeref Han
• 1631-1656
Abdal Han
Tarihçe 
• Kuruluşu
1180
• Dağılışı
1849
Öncüller
Ardıllar
Eyyubiler
Gürcistan Krallığı
Osmanlı İmparatorluğu
İslam ve Ermeni ansiklopedilerine göre Bitlis Emirliği'nin kuruluş tarihi 11. yüzyılın başlarına, 1180 yılına kadar uzanmaktadır. Diğer bazı kaynaklarda ise, Eyyubilerin 1208'de Bitlis'i ele geçirmesiyle kurulduğu kabul edilmektedir.

Bitlis Hanlığı[1] veya Bitlis Emirliği (Rojkan Beyliği olarak da bilinir),[2] 1180-1208 ile 1849 yılına kadar hüküm süren bu emirlik, Bitlis ve Muş merkezli olup, Erzurum ve Van'ın bazı bölgeleri de bu beyliğin sınırları içerisinde yer almıştır.[3][4]

Bitlis Beyliği'nin kökenleri, 10. yüzyıla dayanmaktadır. Gürcü Kralı David Curopalate'in (1089-1125) Bitlis ve Sasun bölgelerini fethederek kısa süreli bir egemenlik kurduğu bilinmektedir. Ancak bu hâkimiyet uzun sürmemiş ve Rojkanlar, Gürcülerin bu bölgeler üzerindeki kontrolünü sona erdirerek Bitlis ve Sasun bölgelerinde kendi yönetimlerini tesis etmişlerdir. Ermeni, Gürcü ve yabancı kaynaklar, Bitlis Beyliği'nin kuruluşunu, Gürcü Kralı David Curopalate'in fetihleri sonrasında bölgenin Rojkanlar tarafından ele geçirilmesine dayandırmaktadır. Bununla birlikte, Rojkanlar kendi soylarını Sasaniler'e dayandırmakta.[5] İslam Ansiklopedisi de bu değerlendirmeyi kabul etmekte ve beylik kurulumunun bu dönemde gerçekleştiğini belirtmektedir.[6]

1208 yılında Eyyubiler, Bitlis'i ele geçirip bölgeyi Rojkan Kürtleri'ne ikta olarak verdikten sonra, Rojkanlar Bitlis'e yerleşerek kendi beyliklerini kurmuşlardır. Bu dönemde, Bitlis ve çevresinin demografisi önemli ölçüde değişmeye başlamıştır. Eyyubiler döneminde, Eyyubi ailesinin mensup olduğu Kürt Revvadilerden gruplar Azerbaycan’dan Ahlat ve Bitlis’e yerleşmiş, aynı dönemde Eyyubiler tarafından Hakkari bölgesinden çeşitli Kürt aşiretleri de bölgeye iskan ettirilmiştir. Bu iskan politikası, Türkiye Selçukluları ve mahalli beyliklere karşı bir set oluşturma amacı taşımaktaydı.Rojkan Kürtleri, daha önce Sason bölgesinde hüküm sürmüş ve Bitlis’e yerleşmeleriyle birlikte bu yeni topraklarda güçlenmişlerdir. Zamanla bu beylik, Kürt kaynaklarında Rojkan Emirliği olarak anılmış, Türk kaynaklarında ise Şerefhanlar Beyliği olarak kaydedilmiştir.[7]

Bitlis Beyliği, 14. yüzyılda bölgedeki güç dengeleri nedeniyle Akkoyunlu ve Karakoyunlu devletleriyle çeşitli ilişkiler kurmak zorunda kalmıştır. 1359 yılında Türkmenler, Bitlis Emirliği’ne saldırmış, ancak Bitlis ve Hasankeyf Kürtlerinin oluşturduğu ittifak, Muş yakınlarında yapılan savaşta Türkmenleri mağlup etmiştir. Bu yenilgi, Türkmenlerin bölgedeki etkisini sınırlarken, Bitlis Beyliği’nin gücünü pekiştirmesine katkı sağlamıştır.[8] 15. yüzyıl boyunca Bitlis beyleri, zaman zaman bölgedeki güçlü devletlere bağlılık göstermek zorunda kalmışlardır. Önceleri Karakoyunlulara bağlı bulunan Bitlis Emiri Hacı II. Şeref, Timur’un huzuruna çıkarak ona bağlılığını bildirmiş ve kıymetli atlar hediye etmiştir. Yaklaşık yüz at hediye getiren Hacı Şeref, ovada yapılan yarışta tüm atları geçen kendi atını bizzat Timur’a sunmuştur.Bitlis Emiri Şemseddin ile Kara Yusuf arasında da çok yakın bir ilişki vardı. Kara Yusuf, hem kendi kızını onunla evlendirerek kurmuş olduğu akrabalık bağı hem de kendisine sağladığı destekler nedeniyle ona “oğlum” diye hitap etmekteydi. Emir Şemseddin, Kara Yusuf'un ölümüne kadar ona sadık kalarak askeri ve lojistik destek sağlamıştır. Bu durum, 1422 yılında Kara İskender’in Şemseddin Bey’i öldürmesine kadar sürmüştür. 1478’de Uzun Hasan Bey’in ölümünün ardından Akkoyunlu Devleti’nde yaşanan taht mücadeleleri, Bitlis Beyliği’nin bağımsızlığını yeniden kazanmasına olanak sağlamıştır. 1498’de Bitlis Emirlerinden Şah Muhammed Bey, Bitlis Kalesi’ni Akkoyunluların elinden alarak burada kendi yönetimini kurmuş ve beylik tekrar bağımsız hale gelmiştir.[9]

Bitlis Beyliği, 16. yüzyılın başlarında Safevîler Doğu Anadolu'da güç kazanmaya başladığında bu güç mücadelesinin içinde yer almıştır. Safevîler, Kürt beyliklerini kendilerine bağlamak istemiş, ancak Bitlis beyleri bu baskıya direnmiş ve Osmanlı himayesini tercih etmişlerdir. 1514 yılında Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran Savaşı’nda Safevîleri mağlup etmesiyle birlikte, Bitlis Beyliği de Osmanlı himayesine girmiştir. Bu süreçte beylik, Osmanlılara bağlı özerk bir statü kazanmış ve yurtluk-ocaklık sistemiyle yönetilmiştir.Çaldıran Savaşı'ndan sonra 1535'te Bitlis hakimi Şeref Bey, Osmanlılar tarafından öldürülmüştür. Beylik, 1578 yılına kadar Osmanlı kontrolünde kalmış, bu tarihte Osmanlılar, Şeref Han'ın hâkimiyetini tanımasıyla yeniden Bitlisin Şerefhanlar kontrolüne geçmesini sağlamıştır.[10] 1655 yılında Evliya Çelebi, Bitlis’i ziyaret etmiş ve o dönemde Abdal Han'ın bey olduğunu kaydetmiştir. O dönemde Osmanlılar, şehri kuşatmış durumdaydı. Yabancı kaynaklar ise Abdal Han'ı "en güçlü Kürdistan beylerinden" biri olarak nitelendirmiştir.[11][12]

18.yüzyılda ise Osmanlı, sürekli olarak Bitlis Beyliği'nin yönetimine müdahale etmiş, beylikteki siyasi istikrarı etkilemiştir. Bu müdahaleler, beylik yönetiminin bağımsızlığını azaltmış ve Osmanlı otoritesini pekiştirmiştir.[13]

19.yüzyılın sonlarına doğru Bitlis Beyliği, iç çekişmeler ve Osmanlı Devleti'nin merkezi otoritesini güçlendirme politikaları nedeniyle zayıflamaya başlamıştır. 1849 yılında Osmanlı İmparatorluğu, Bitlis Beyliği'ni doğrudan yönetim altına almış ve beylik statüsünü sona erdirmiştir. Böylece, Bitlis Beyliği yaklaşık 900 yıllık tarihinin ardından Osmanlı vilayet sistemine dâhil edilmiştir. Bu uzun tarihi süreçte, Bitlis Beyliği bölgedeki Kürt kimliğinin ve kültürel mirasın önemli bir temsilcisi olmuştur. Beyliğin başkenti olan Bitlis şehri, hem siyasi hem de kültürel bir merkez olarak önemli bir rol oynamıştır.[14]

Kültür, Sanat ve Mimari

[değiştir | kaynağı değiştir]

Bitlis Beyliği, 15. ve 16. yüzyıllarda mimari açıdan büyük bir gelişim göstermiştir. Beyliğin önde gelen isimlerinden Şerefhanlar, bu dönemde pek çok önemli yapı inşa ettirmiş ve şehri kültürel ve sanatsal açıdan zenginleştirmiştir.

1533 yılında yapılan Şeref Han Türbesi, beyliğin mimari mirasının en önemli örneklerinden biridir. Ayrıca, 1529 yılında Şeref Bey tarafından yaptırılan İhlasiye Medresesi, dönemin eğitim ve kültür merkezi olarak büyük bir öneme sahiptir. Bu yapılar, dönemin mimari estetiğini ve İslam sanatını yansıtan önemli eserlerdir. Şeref Bey'in yaptırdığı bir diğer önemli eser ise Şerefiye Camii'dir. Bu cami, şehrin dini ve sosyal yaşamında önemli bir yere sahiptir. Aynı dönemde inşa edilen Sultanıye Camii ve Meydan Camii de Bitlis'in önemli dini yapılarından bazılarıdır[15] .

Bitlis Beyliği döneminde yetişen önemli kültürel şahsiyetler arasında Şükri-i Bitlisi ve İdris-i Bitlisî gibi alimler bulunmaktadır. Bu isimler, Bitlis'in ilim ve sanat hayatına katkıda bulunmuş ve şehri bir ilim merkezi haline getirmişlerdir.[16] Aynı zamanda bu dönemde, Bitlis ve çevresinde Kürt edebiyatının önemli isimlerinden olan Faqiyê Teyran da dikkat çeker. Faqiyê Teyran, hem halk edebiyatı hem de klasik edebiyat tarzında eserler vererek Kürt dilini ve edebiyatını geliştirmiştir. Eserlerinde mistik ve tasavvufi temalara yer vererek, halk arasında derin bir etki bırakmıştır.

Bitlis Beyliği'nin kültürel ve sanatsal gelişimi, şehri yalnızca bir yönetim merkezi olmaktan çıkararak, dönemin önemli bir ilim, sanat ve kültür merkezi haline getirmiştir.

  1. ^ Yasemin Beyazıt (2011). "EVLİYA ÇELEBİ'NİN SUNDUĞU ÖNEMLİ BİR PORTRE: BİTLİS HANI ABDAL HAN". Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. 21 Eylül 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Eylül 2024. 
  2. ^ Michael Eppel (2018). Routledge Handbook on the Kurds. Routledge. s. 35-47. 
  3. ^ E.J. Brill's first encyclopaedia of Islam, 1913-1936, p.1143, 90-04-08265-4.
  4. ^ Hasan Taşkıran (Aralık 2020). "XV. Asırda Bitlis ve Çevresinin Siyasi Tarihi". Tarih ve Gelecek Dergisi. 6 (4). 21 Eylül 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Eylül 2024. 
  5. ^ Kévorkian, Raymond (2011). Ermeni Soykırımı: Tam Bir Tarih. Londra, New York: IB Tauris. s. 277. 
  6. ^ E.J. Brill's first encyclopaedia of Islam, 1913-1936, p.1144, 90-04-08265-4.
  7. ^ Taşkıran (2020), s. 1136-1337.
  8. ^ Abdullah Kıran (2020). "Bedlis Mirliği Hâkimiyetinde Muş (Muş Under the Sovereignty of the Bedlis Principalities)". Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi. Muş Alparslan Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü. 8 (UMS’20): 163-177. 14 Eylül 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Eylül 2024. 
  9. ^ Taşkıran (2020), s. 1137-1152.
  10. ^ Alanoğlu (2019), s. 323-325.
  11. ^ Alanoğlu (2019), s. 326.
  12. ^ Dr. Nariman Abdalla Ali. History Department, College of Human Sciences"The Kurdish Community from the Abbasids to Safavids; Sharafkhan Bedlisi's Perspective". 
  13. ^ Alanoğlu (2019), s. 329-330.
  14. ^ Alanoğlu (2019), s. 334.
  15. ^ Bitlis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. "Camii ve Kümbetler". 15 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Eylül 2024. 
  16. ^ Bitlis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. "Bitlis'in Yetiştirdiği Önemli Şahsiyetler". 18 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Eylül 2024.