Şirvan Muharebesi (764)
Şirvan Muharebesi | |||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Hazar-Arap Savaşları | |||||||||||
| |||||||||||
Taraflar | |||||||||||
Hazar Kağanlığı | Abbâsîler | ||||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||||
Ras Tarkhan |
Yezid bin Üseyd Musa ibn Ka'b (ölü) | ||||||||||
Güçler | |||||||||||
10.000 | 62.000[1] | ||||||||||
Kayıplar | |||||||||||
Bilinmiyor | Ordunun tamamı |
Savaş Öncesi
[değiştir | kaynağı değiştir]737 yılından itibaren Hazar-Arap ilişkileri durağan geçiyor, savaş yaşanmıyordu. Hatta Hazarlar ve Araplar, barışı garantilemek adına evlilik yoluyla barış antlaşması dahi yaptılar. Hazar Kağanı bunun için Araplar'ın Kafkasya yöneticisine bir katun gönderdiyse de 761 yılında bu katun öldü.[2] Bunun üzerine Hazarlar 762 yılında[3] bu bölgeye bir intikam seferi düzenlediler. Bu Hazar saldırısı, Derbent ve çevresindeki yerleşimlerle Ermenistan'ın yakılıp yıkılması ve ahalinin katledilmesiyle neticelendi.[4] Bundan sonra da 764 yılında Hazarlar, Araplar'ın hiç beklemediği bir anda Kafkasya'ya "Ras Tarkan" olarak adlandırılan[5][6] bir Hazar Tarkanını göndererek çok şiddetli bir saldırı yaptılar. Buna karşılık Yezid bin Üseyd, sadece 7.000 asker çıkarabilmişti.[7] Bu yüzden de halifelik merkezinden yardım istedi. Araplar, alelacele topladıkları 55 bin kadar askeri Kafkasya'ya sevk ettiler.[1]
Savaş
[değiştir | kaynağı değiştir]Yezid bin Üseyd, takviye ordusunu da yanına alarak yılında 60 bini aşkın bir orduyla Hazarlar'ın üzerine yürüdü. Yaklaşık 2 aydır bölgede elini kolunu sallayarak keyfi yağmalar yapan Hazar Tarkanına karşı bir saldırıya girişerek onun karşısına çıktı. Ancak İbnül Asam'ın ifadesiyle;
"Müslümanlar, bundan dehşetli bir gün görmemişlerdi."[1]
Hazar ordusu, halifelik ordusunu perişan ederek sanki bir katliama girişti. Yezid bin Üseyd, canını zor kurtararak Partav'a doğru kaçtı. Hazarlar bu zaferle beraber 62 bin kişilik Arap ordusunun neredeyse tamamını katletmişler,[8] bölgedeki 50 bin kadar kişiyi de esir almışlardı.[9] Halifeliğin kolunu kaldıracak gücü dahi kalmadığından, Hazarlar da daha fazla ilerlemeyi gereksiz gördüler ve katunun intikamını almış şekilde yurtlarına "haddi hesabı olmayan"[10] ganimetlerle geri döndüler.[11] Hayatını diğer pek çok kişi gibi Hazar ordusundan kaçmakla kurtarabilen Yezid, bir süre Berda'da saklandıktan sonra[12] düşmanlarının kuzeye çekildikten emin olarak Irak'a gitti ve halifenin huzuruna çıktı. Yaşananları anlatması üzerine Mansûr'un "Vah senin hâline ey Yezid, biz ne edelim"[13] şeklinde sızlanması, halifeliğin Hazarlar karşısında düştüğü aczi açık şekilde gösterir.[14]
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ a b c Ahmed ibn A'sam al-Kufi, "Kitab al-Fütuh", s. 74
- ^ Altay Tayfun Özcan, Hazar Kağanlığı ve Etrafındaki Dünya, s. 201
- ^ K. Czedlegy, Khazar Raids in Transcaucasia in 762-64 A.D, p. 81
- ^ The History of Al-Tabari, Volume XXVIII, s. 292
- ^ P. B. Golden, Hazar Çalışmaları, ss. 175-179.
- ^ M. I. Artamonov, Hazar Tarihi, ss. 320-322.
- ^ Altay Tayfun Özcan, Hazar Kağanlığı ve Etrafındaki Dünya, s. 203
- ^ K. Czegledy, Khazar Raids in Transcaucasia in 762-764 A.D, s. 86
- ^ Agapius de Menbidj, "Kitab al-Unvan, s. 543.
- ^ Ahmed ibn A'sam al-Kufi, "Kitab al-Fütuh", s. 74-75
- ^ Altay Tayfun Özcan, Hazar Kağanlığı, s. 204
- ^ Altay Tayfun Özcan, Hazar Kağanlığı ve Etrafındaki Dünya, s. 204
- ^ Ahmed ibn A'sam al-Kufi, "Kitab al-Fütuh", s. 75
- ^ Altay Tayfun Özcan, Hazar Kağanlığı, s. 205