Şablon:GM/2020-03-06
Büyük Balık, (Orj: Big Fish) , Tim Burton'ın yönettiği John August'un yazdığı 2003, ABD yapımı fantastik drama filmidir.
Daniel Wallace'ın Büyük Balık: Efsanevi Ölçülerde Bir Roman adlı romanından uyarlanan filmin başrollerinde Ewan McGregor, Albert Finney, Billy Crudup, Jessica Lange, Alison Lohman, Steve Buscemi, Helena Bonham Carter ve Danny DeVito yer alır. Will Bloom (Crudup), babası Edward (Finney) ile hiç konuşmadan geçirdiği üç yılın ardından Alabama'daki ailesinin yanına döner. Ölmek üzere olan Edward hayat hikâyesini kendi eşsiz, abartılı ve tamamen fantastik olaylara dayanan üslubuyla anlatmaya başlar (bu geriye dönüşlerde Edward'ın gençliği McGregor tarafından canlandırılır). Filmin, babasının ölümüyle birlikte projeyi alan, Tim Burton'dan önce, ilk olarak Steven Spielberg tarafından yönetilmesi planlanmıştı. Büyük oranda Alabama'da çekilen film Burton'ın Makas Eller ve Hayalet Süvari gibi filmleri kadar Gotik tonlar içermez. Eleştirmenler filmi Burton'ın başyapıtı olarak göstermişlerdir. Ayrıca film dört dalda Altın Küre'ye ve Danny Elfman'ın özgün bestesiyle de bir dalda Oscar'a aday oldu. Edward Bloom yıllar boyunca oğlu Will'e hep aynı hikâyeyi anlatmıştır: Will'in doğduğu gün, o yakalanması mümkün olmayan dev bir balığı kendi nişan yüzüğü ile birlikte yakalıyordur. Babası bu hikâyeyi Will'in düğün töreninde de anlatınca ilişkileri gerilir ve üç yıl boyunca birbirleriyle hiç konuşmazlar. Will, Paris'te gazeteci olur. Babasının sağlığı kötüye gitmeye başlayınca Will ve eşi Josephine, Alabama'ya dönerler. Uçakta, Will babasının çocukken bataklığa girdiği ve cam gözüyle ona nasıl öleceğini gösteren bir cadıyla karşılaştığı hikâyesini anımsar. Artık nasıl öleceğini bilen Edward yüzleşemeyeceği hiçbir garip durumun olmadığını bilir. (Devamı...) |
Ölümün Zaferi, (Felemenkçe De Triomf van de Dood), Flaman ressam Pieter Brueghel (baba) tarafından çizilmiş bir tablodur. Yaklaşık 1562'de, ahşap üzerine yağlıboya ile çizilmiştir. 117 x 162 cm boyutlarındaki tablo Madrid'deki Prado Müzesi'nde sergilenmektedir. Tablo, 16. yüzyıl Flaman okulunun özelliklerini gösterir. Rönesans hümanistlerinden biri olan Brueghel, bu tabloda diğer eserlerinden uzaklaşarak, daha önceki Flaman geleneğinin büyük ustası olan Hieronymus Bosch'un eserlerine yaklaşır. Hiciv ve ahlakî ders yönleri ağır basan bu tablo, Bosch'un Prado Müzesi'nde sergilenen eserlerine benzer.
Bosch'un etkisi tabloda, ölümün birkaç farklı hâlinin, özgür biçimde ve oldukça detaylı çizilmiş birden fazla sahnede anlatılmasıyla ortaya çıkar. Tablonun teması, ortaçağdaki Ölüm Dansı'nı akla getirir. Ancak bu tablonun, yüz yıl önce çizilmiş olan Dünyevi Zevkler Bahçesi ile olan ortak bir yönü, Ölüm Dansı temasından uzaklaşmasını sağlar: Brueghel'in tablosundaki kalabalıklar iblislerden değil iskeletlerden oluşur. Bu durum, semavî bir dine inancı değil, kötümser ateizmi akla getirir. Devamı... |