İçeriğe atla

Şablon:GM/2019-06-25

Vikipedi, özgür ansiklopedi
(Şablon:GM/2019-06-27 sayfasından yönlendirildi)
Almanya'nın birleşmesi Resmî olarak siyasî ve idarî olarak birleşik bir ulus devletin ortaya çıkması 18 Ocak 1871'de Fransa'daki Versay Sarayı'nın Aynalar Galerisi'nde gerçekleşti. Fransa-Prusya Savaşı sonrası Fransızların silah bırakmasının ardından, Alman devletlerinin prensleri Prusyalı I. Wilhelm'i Alman İmparatoru ilan etmek için bir araya geldi. Pratikte, Almanca konuşan halkların çoğunluğunun birleşik bir devlet altında toplanması, resmî ve soylu yöneticiler arasındaki gayri resmî ittifaklar sayesinde bir süredir düzensiz olarak gelişmekteydi. Ancak birleşme fikirleri, tarafların kendi çıkarları yüzünden Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'nun 1806'da dağılması ve Napolyon Savaşları'nın gerçekleşmesi üzerine kuvvetlenen milliyetçilik hareketlerine kadar neredeyse yüz yıl gecikerek aristokratik bir deneme olmaktan öteye gidemedi.

Yeni ulusun din, dil, sosyal ve kültürel açılardan çeşitli radikal değişimlere uğramasına sebep olan birleşme ise 1871 tarihinin, geniş çaplı birleşme sürecinin sadece küçük bir parçası olduğu izlenimi vermektedir. Kutsal Roma Cermen İmparatoru sık sık "Tüm Almanların İmparatoru" olarak anılmakta ve soylu sınıf üyelerine "Alman Prensleri" ya da "Almanya'nın Prensleri" denilmekteydi.

500'den fazla bağımsız devlet barındıran Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, imparator II. Franz, Üçüncü Koalisyon Savaşı sırasında 6 Ağustos 1806 tarihinde tahttan çekildiğinde fiilen sona erdi. İmparatorluğun çöküşüyle gelen yasal, idarî ve siyasî karmaşaya rağmen, eski imparatorluğun Almanca konuşulan bölgelerindeki halkın dil, kültür ve hukukî gelenekler konularındaki ortak noktaları Fransız Devrim Savaşları ve Napolyon Savaşları sırasında paylaşılan tecrübelerle daha da kuvvetlendi. Hanedan ve mutlakiyete meydan okuyan Avrupa liberalizmi, birleşme için zihinsel bir temel oluşturdu. (Devamı...)


Kolektivizasyon çiftçilerin paylarını birleştirerek büyük bir çiftlik oluşturması ve burada bir arada çalışarak meydana oluşan kârdan pay alması üzerine kurulu tarım politikasına verilen tanımlama. Özel kolektif çiftliklerde veya bazı devlet çiftliklerinde toprak ile emeğin verimini artırmak amacıyla uygulanır.

Sovyetler Birliği`nde 1929-1935 arasında uygulanan kolektivizasyon politikası, gerek şehir nüfusunu, gerekse endüstriyel hammaddeyi artırmak amacıyla birey mülkiyetindeki toprakları ve bireysel emeği kolektif tarım ve emekle (kolhoz) değiştirmiştir. Aynı zamanda bu politika, 1927`de başlayan tarımsal dağıtım krizinin önüne geçecek bir çözüm yolu olarak da görülmüştür.

Sovyetler Birliği'ndeki kolektivizasyon uygulamaları, dünyada 1929'da başlayıp 1933'e kadar süren 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı ile aynı döneme rastlamaktadır. Bu dönemde batı ülkelerinde kriz ve gerileme yaşanırken yeni savaştan çıkan Sovyetler Birliği en başta savaş sanayisinde olmak üzere büyük hızla sanayileşmiştir.

Josef Stalin'in Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreterliği yaptığı 1928-1929 yıllarında başlayan kolektivizasyon, zengin toprak sahiplerinden toprakların alınıp kolektifleştirilmesi fikrini içermektedir. Marksist literatürde "sınıf tasfiyesi" olarak geçen bu politika gereğince, zengin köylülerin topraklarına, makinelerine, hayvanlarına ve ürünlerine el konulup kolektif çiftliklere verilmiştir. (Devamı...)