İçeriğe atla

İhtilalin Mantığı

Vikipedi, özgür ansiklopedi
İhtilalin Mantığı
YazarŞevket Süreyya Aydemir
ÜlkeTürkiye
DilTürkçe
Yayım1973
YayımcıRemzi Kitabevi

İhtilalin Mantığı, Şevket Süreyya Aydemir'in 27 Mayıs Darbesini anlattığı 1973 yılında Remzi Kitabevi tarafından yayımlanan kitabı.

Şevket Süreyya Aydemir bu kitabında 27 Mayıs Darbesi'ni bir ihtilal olarak değerlendirmesini yapıp bu darbenin neden ve nasıl bir ihtilal olduğunu oldukça uzun bilgiler vererek açıklamaya çalışmıştır.

Kitabının araka kapağındaki yazıyla okuruna 27 Mayıs 1960 Darbesi'ni bir ihtilal olarak değerlendirilmesinin sebeplerini Tarihsel Materyalizm açısından ele alarak diğer ihtilaller ile de kıyaslayarak Marksizm ve Sosyalizm açısından ihtilal kavramlarını ele almakla birlikte Kemalist Devrim açısından "27 Mayıs"'ın ifade ettiği önemi vurgulamıştır.

Yukarıda belirtillenler hakkında Şevket Süreyya Aydemir'in kitabının arka kapağına yazıdığı sözler daha bilgilendiricidir ;

“İhtilâl, toplum yapısında biriken çelişmelerin bir gün patlayışıdır. ıyi ya da kötü olduğuna göre değil, şartlar tamam olduğu için ihtilâl olur. ışte, şartların tamam oluşu ile ihtilâl arasındaki bu zaruret, bağıntı veya illiyettir ki, tarihî determinizm açısından, ıhtilâlin Mantığını teşkil eder. Bu bakımdan 27 Mayıs İhtilâli, şartları tamam olan bir ihtilâldi“. “Her toplum nasıl kendi tarihinin ve jeopolitik ortamının koşulları içinde şekilleşiyorsa, her biri bir sosyal hareket ve yapı değişmesi olan ihtilâller de kendilerini doğuran koşulların hasılası olarak kendilerine özgü nitelikler taşırlar. “Toplumlar ise, homogen değildirler. Yani her toplumu oluşturan sosyal tabakalarla, bu tabakalar arasındaki ilişkiler ile müesseseler ve nihayet topluma hâkim olan değer ölçüleri diğer toplumlarla aynı değildir. Ama bütün toplumların yapılarında, kendi aralarında çatışan çelişkiler mutlaka vardır. Fakat bütün toplumlar için bu çelişkilerin mutlaka ihtilâller yolu ile çözümlenmesi şart mıdır, kaçınılmaz mıdır? Yahut ihtilâl toplumsal bir kader ve bütün toplumlar için mukadder midir? Hayır!“